Söz konusu hastalık, sivrisinek kaynaklı ve bu türde ülkede şimdiye kadar kaydedilen en kötü salgın.

Bangladeş Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğü’nden (DGHS) pazar akşamı yayınlanan resmi veriler, 200 binden fazla teyit edilmiş vakadan bin altısının öldüğünü gösteriyor.

Eski Sağlık Hizmetleri Müdürü Nazir Ahmed’e göre, yıl başından bu yana kaydedilen ölüm sayısı, ülkenin ilk dang salgınını kaydettiği 2000 yılından bu yana, önceki tüm yılların toplamından daha yüksek.

Euronews Türkçe’de yer alan habere göre Ahmed, “Bu durum hem Bangladeş’te hem de küresel çapta önemli bir sağlık olayıdır” değerlendirmesinde bulundu.

Bangladeş’te 1960’lardan bu yana dang vakaları görülmekle birlikte, ilk hemorajik ateş salgını 2000 yılında yaşandı.

Tropikal ve subtropikal bölgelerde görülen dang humması, insanlara sivrisinekler aracılığıyla bulaşıyor.

Kuluçka döneminden sonra endemik olarak görülen yüksek ateş, baş ağrısı, bulantı, kas ağrısı ve kusma şeklinde tezahür ediyor ve ciddi vakalarda ölüme yol açabilen kanamaya neden olan bir hastalık olarak biliniyor.

Resmi rakamlara göre, bu yıl bebekler dahil 15 yaş altı 112 çocuk hayatını kaybetti.

Bangladeş’te daha önce dang humması nedeniyle bir yıl içinde gerçekleşen en fazla ölüm 2022’de 281 olarak kayıtlara geçmişti.

Bilim insanları 2023 salgınını, sivrisinekler için ideal üreme koşulları yaratan yıllık muson mevsimindeki düzensiz yağışlara ve daha yüksek sıcaklıklara bağlıyor.

Ancak vakaların çoğu, ülkenin yıllık yağış miktarının büyük çoğunluğunun yanı sıra zaman zaman sel ve toprak kaymalarının da yaşandığı temmuz-eylül ayları arasındaki muson mevsiminde kaydediliyor.

Keza vaka sayıları, genellikle yağış dönemleri olarak bilinen mart, haziran, eylül ve aralık aylarında artış gösteriyor.

Hastalığa neden olan virüs, yüzyılın başından bu yana salgınların arttığı Bangladeş’te artık endemik hale gelmiş durumda.

Dünya Bankası, ağustosta, Bangladeş’e sağlık tesislerinin geliştirilmesi ve söz konusu salgın nedeniyle 200 milyon dolarlık krediye onay vermişti.

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) ise dang hummasının bir tedavisinin bulunmadığını bununla birlikte vakaların (erken) tespitinin can kaybı sayısını düşürebileceğini ifade ediyor.